Türk Kuşağı

“O halde Türklerin, Satürn gezegeninin etrafındaki halka ile bu sefer de dünyanın etrafını kuşattıklarını bellememiz lazım. Kuşakda kesinti değil süreklilik vardır. Zamanda ve zemindeki sürekliliği zihnimize taşımadığımız müddetçe bize gün yüzü yoktur.

Türk devletinin stratejisi Türk Kuşağı olmalıdır. Bu strateji tüm devlet yöneticilerine Al Sancak- Kırmızı Kuşak eğitimi ile kazandırılmalı ve kuşak giyme töreni yapılmalıdır.”

“Gen(etik). Geniş Birikim. Gezmek (Gezegen). Gazilik ile kişi de kuşaklanıyor. Beyin ve Bey’lik. El. Bel. Dil. Atalar, dedeler sadece bellerini değil beyinlerini de kuşaklıyordu (sarma kavuk vb.)”

Kuşaklı Bey’in…

Türkler, Satürn gezegeninin etrafındaki halka benzeri bir kuşak ile de dünyanın etrafını kuşatmışlardır. Kuşakda kesinti değil süreklilik vardır. Zamanda ve zemindeki sürekliliği zihnimize taşımadığımız müddetçe bize gün yüzü yoktur. Türk devletinin stratejisi Türk Kuşağı olmalıdır. Bu strateji tüm devlet yöneticilerine Al Sancak- Kırmızı Kuşak eğitimi ile kazandırılmalı ve kuşak giyme töreni yapılmalıdır.

Dünyayı çepeçevre saran bir Türk Kuşağı eserlerinin The British Museum misali müzeleşmesi önemlidir. Türk kuşağı olgusu gerçek iken Çin, Kuşak ve Yol Projesinden bahsedebilmektedir. Oysa Çin’in kuşağı Çin Halk Cumhuriyeti sınırlarını ancak tanıtım ve propaganda ile aşabilmektedir.

Türk Kuşağı

Türk Dünyası değil Türk Kuşağı. Bir elin beş parmağı olarak yola çıkan TÜRK KENEŞİ’nin tüm dünyayı dolanarak bir TÜRK KUŞAĞI’na en kısa zamanda dönüşmesi önem taşımaktadır. Kuşaklaşan kucaklayacaktır. İlişkiler de dünyayı kuşaklar. 132 ülkede yaşayan Türkler dünyada bir Türk Kuşağı oluşumuna yol vermişlerdir.

Tabir ilk kez Oğuz Kağan Destanında bağ terimi olarak gözükürken, yazıtlar ve yazmalarda da kendini göstermiştir. Farabi’de Dünya Devleti ve Kutadgu Bilig’de Kut Kuşağı kavramları kayda değer düşünceler içermektedir. Dil üzerinden gidildiğinde diaspora (Yurtdışı Türkler) ve exonym (Yurt Dışı Türkçe Yeradları) önem kazanmaktadır.

Zeminde nüfus ve dil itibariyle yaygınlık bir Türk Kuşağı oluşumunu ortaya çıkarmıştır. Ayrıca bulunulan zemin üzerindeki uygarlıklar ile uyumluluk, yaygınlığı daha da çoğaltmıştır. Benzer şekilde Hintliler Afrika kıtasında, Latinler Güney Amerika’da yayılmalarına rağmen Çinliler, ABD hariç kendi ülkelerinin dışında yayılamamakta, uyum gösterememektedirler.

Türk Kuşağı dünyanın etrafını 15.000 yıldan buyana Anadolu’daki Karahantepe ve Göbeklitepe’den başlamak üzere 5G teknolojisini aşan etkinlikteki ağlarla sarmaktadır. Türklerin 5G Ağları Bozkır (Step) ve Tarım Kuşağı sentezidir. Listedeki Gaspıralı, Galiyev ve Gumilev Rusya Türklüğünde büyük etkileri olan Türk aydınlardır.

  1.     Göbeklitepe (MÖ 9600-8200)
  2.     Göktürk (552-744)
  3.     İsmail Gaspıralı, 1851-1914,
  4.     Sultan Galiyev  1880-1940
  5.     Lev Nikolayeviç Gumilëv (1912-1992)

Ülkelerinin dışında kalan coğrafyalardaki ülkelerde yeradlarını kendi dillerinde veren ülkeler arasında Türkiye ilk sırada yeralmaktadır. 100 ülkede yeradları Türkçe olarak nitelendirilmiştir.

Yine dil açısından bakıldığında 43 ülkede Türk dili konuşulmaktadır. Bozkır Kuşağı ile birlikte Mançurya’dan Macaristan’a olan coğrafyaları içselleştiren Türkler, Tarım Kuşağı ile birlikte de, Mezopotamya-Anadolu yayını kapsama alanlarına almışlardır. Bütün bu veriler birlikte değerlendirildiğinde ise ortaya çıkan sınırlı bir coğrafyaya hasredilen bir Türk Dünyası değil fakat dünyayı çepeçevre saran bir Türk Kuşağıdır.

Ulu bozkır, içinde barındırdığı milletlerin en büyük okulu olmuştur. Yakıcı güneş, dondurucu soğuk, öldürücü boranlar, geçit vermez dağlar, aşılmaz çöller bozkır insanında çelikten bir irade geliştirmiştir. Motun, Tonyukuk, Cengiz, Temür… İşte bu bozkır okulunun çocuklarıdır. Kaynak: Ali Akar. Twitter. 2 Haziran 2020

Batılı tarihçiler, Türklerin bozkıra hâkimiyetini at binme, yay çekme, ok atma yeteneklerine bağlarlar. Oysa bu hâkimiyetin arkasında binlerce yıllık ög (akıl), ukuş (kavrayış), bilig (bilgi) birikimi vardı. Yayın, okun ve mızrağın gücü bunlardan geliyordu. Kaynak: Ali Akar. Twitter. 31 Mayıs 2020

1500 yıl öncesinden başlayarak bozkır kuşağı boyunca Mançurya’dan Moğolistan’a, Macaristan’a olan alanlarda taşa yazılan yazıtları (Yenisey, Orhun, Altay) buza yazılmışlarcasına unutmak ise hazindir. 500 yıl önce Batı’da geliştirilen matbaanın ülkemize gecikerek girişini büyümsemek ise matbaanın aslında Uygurlarda mevcut olduğunu ve Türklerin basım işlerini 800’lü yıllarda başlatarak bu konudaki ilk örnekleri verdiklerini bilmemek aymazlığıdır ki daha da hazin bir duygudur.

5G: 12.000 yıllık En Geniş Ağlar…

                                                

                                          Step Kuşağı ve Verimli Hilal

 

 

 

 

Önceki İçerik
Sonraki İçerik
leventagaoglu
leventagaogluhttps://www.agaoglulevent.com
Düşünür, Araştırmacı Yazar, Şair. 1983 yılından buyana ihracat profesyoneli olarak çalışan Levent Ağaoğlu, 1997-2001 yılları arasında Hong Kong’da yaşadı; yaklaşan Büyük Asya Yüzyılı’nın ayak seslerini duydu hep. İsmail Gaspıralı’nın “Dil’de, Fikir’de; İş’te Birlik” idealinin peşinde koşarak Türk Evi, Düşünce ve İş Ocağı kitap serileri üzerinde çalışıyor; mütefekkir ve müteşebbis gözlem ve birikimlerini yazıya geçiriyor.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz


TWITTER

Son Eklenenler