İpek Yolu güzergahı’nın %70’i Türkistan – Türkiye topraklarından geçiyor.
- Doğu Türkistan: 1600 km.
- Kazakistan: 3157 km.
- Hazar 468 km
- Azarbeycan 429 km
- Türkiye 2285 kmToplam 7939 km
7939/11483: %70
İpek yolu tarihi bir ad değildir. 1877 yılında Alman coğrafyacı Ferdinand von Richthofen bu ismi önermiştir. Öyle sanırım ki Avrupa’nın aristokrat kesimine ipek elbiseler yapmak çok önemli olduğu için bu isim takılmıştır. Bu sadece bir yol da değildir, damar yollardır. Çin’in içlerinden başlayıp, Avrupa’nın içlerine kadar gidiyor. Bunların tali yolları da var, mesela Karadeniz ve Hazar Denizi’nin kuzeyinden kürk yolu da var. Yine Hindistan’a kadar uzanan baharat yolu var. Yani Avrupa’nın ipeğe düşkünlüğünden dolayı bu isim konulduğunu düşünüyorum. Belki de dediğiniz gibi ipekten çok kenevir ticareti yapılmıştır bu yolda. Ama tarihsel dönemde metinlerde bununla ilgili bir ad görmüyoruz. Sadece önemli bir ticaret yolu bu tarih öncesinden başlar ve aşağı yukarı 16.yüzyıla kadar devam eder. Ondan sonra da Avrupa’nın güçlenmesi ve denizlere açılmasıyla birlikte o eski önemini kaybeder. Artık dünyanın siyasi, kültürel ve ticari yörüngesi de bunla beraber farklı bir yöne doğru gider. Batı sömürgeciliğinin de temelleri atılmış olur. Şimdi ipeğin Çin’de üretildiği yer, Türklerin yaşadığı yerdir. İpek yolu olarak adlandırılmasının benim için bir sakıncası yok. İpek kelimesi zaten özbeöz Türkçe bir kelimedir. Batı dillerine bunu tercüme ediyorlar. Biliyorsunuz, ip kelimesinden geliyor. İpek, zarif ip demektir. Ama kenevir yolunu şimdi ki verilerle tutturmak çok zordur, çünkü dünyada bununla ilgili aşırı bir literatür oluşmuş. Tabi ki bunu çalışmalarda vurgulamak lazım. Bu adlandırma böyledir ama bu ticaret yolunun üzerinde sadece ipek değil, başka ürünlerde taşınıyordur. Kenevir yolu adını Türk devletine ve Türk devletlerine kabul ettirsek, çok rahatlıkla yerini alır. (Doç.Dr Babek Cavanşir)