EK: ADAY ÜLKELERİN BİRLEŞME SÜRECİNİN TÜRK DERİCİLİĞİ AÇISINDAN GETİRDİĞİ FIRSATLAR
http://wiiwsv.wsr.ac.at/wiiwpubl/competitiveness_leather.pdf
Deri ve ayakkabı sektörünün güçlü ve zayıf yanlarını ve birleşme
sürecinde tam üyelik baskısına karşı rekabet edebilme kapasitesini göstermek şeklindeki temel amaç çerçevesinde ULUSLARARASI EKONOMİK ÇALIŞMALAR, VİYANA ENSTİTÜSÜ (WIIW) tarafından hazırlanan ADAY ÜLKELERDE ENDÜSTRİNİN REKABET GÜCÜ – DERİ VE AYAKKABI SEKTÖRÜ raporu http://wiiwsv.wsr.ac.at/wiiwpubl/competitiveness_leather.pdf
Mart 2001 de yayımlanmıştır. Bulgaristan, Çek Cumhuriyeti, Estonya, Macaristan, Letonya, Litvanya, Polonya, Romanya, Slovakya, Slovenya deri ve ayakkabı sektörünün incelendiği raporda tespit edilen ve aşağıda özetlenen TEHDİTLER, Türk Dericiliği açısından birer fırsat olarak değerlendirilmelidir.
- Sektörde ticaretin çoğunluğu AB ile gerçekleşmektedir. Malların %70’i AB’ye ihraç edilmekte – sadece Letonya ve Litvanya’da daha az- ve ürünlerin %60-%90’ı AB’den gelmektedir. En önemli ticaret ortakları İtalya ve Almanya olup, ithalat bazında Çin’dir. Çin’in düşük fiyat/düşük kalite ithal mamüllerinin artmasını önlemek amacı ile, geçici ticari engeller bazı aday ülkelerde uygulanmaya başlamıştır.
- AB’ye girmek artan ücret maliyetleri ve buna bağlı olarak azalan rekabet şansı ve endüstrinin yer değiştirme riskini de beraberinde getirecektir. Dahası, daha geniş bir açıdan bakıldığında ve AB üyeliği etkisi dışında, sektördeki bugünkü trend aday ülkeler için olumsuzdur.
- Ücret maliyetleri yükselecek ve bunun sonucunda rekabetin kaybolması ve endüstrinin başka yerlere kayması riski de olacaktır. Aday ülkelerde göze çarpan en önemli korku ise, AB üyesi olmayan ülkelerden – şimdiden yüksek olan- ithalat rekabetinin birleşme sonrasında artma ihtimalidir çünkü her ülke AB’nin Ortak Dış Ticaret (CET) politikası yüzünden ayakkabı ithalatında kendi kota ve önlemlerinden vazgeçmek zorundadır. Başka bir önemli nokta da, adaptasyon konusunda büyük firmalara kıyasla küçük bir çok firmanın daha çok zorluk yaşayacağı ve yardıma ihtiyacı olacağı, yoksa pazarı terkedeceği gerçeğidir. Saraciye tam üyeliğin rekabet baskısına en iyi dayanabilecek şekilde, deri tabaklama ve işlentisi en az dayanabilecek, ayakkabı endüstrisi ise ikisinin ortasında bir yerde dayanabilecek şekilde yeniden yapılanmış durumdadır.
- Ayakkabı endüstrisi: Gelecekte, baskı daha da artan ithalattan ve muhtemelen üretimin daha da ucuz olan ülkelere kaymasından dolayı olacaktır.
- Sektör içinde deri sektörü genel düşüşden çok etkilenirken ve en büyük üretim ve istihdam kaybını yaşarken, saraciye en az etkilenen sektör olmuştur. Ayakkabı ise ikisinin arasındadır ve göreceli olarak büyük ölçeği yüzünden sektörün kötüye gitmesinde büyük etkisi olmuştur.
- 1998’de üretiminin %80- %100’ünün AB’ye gittiği saraciye sektörünün AB pazar payı özellikle büyüktür. Ayakkabı, AB’ye ihraç edilen toplam imalatın oranında dominant rolü oynamaktadır. (Deri ve ayakkabı sektör ihracatının % 85’i bu endüstriden gelmektedir). Ayakkabı endüstrisi büyüyen bir ticaret fazlası verip AB ülkeleri ile pozitif bir karşılaştırma avantaj değeri gösterirken (Letonya dışında), tabaklama endüstrisi kötüleşen bir ticaret açığı verip, negatif “karşılaştırmalı avantaj” değeri göstermektedir. Saraciye ikisinin arasında olup, çoğunlukla pozitif karşılaştırmalı avantaj değerine sahiptir. AB pazarında, pazar payı bazında Romanya, Macaristan, Slovakya ve Polonya ayakkabı ürünleri ile en büyük paya sahiptir.
- Yabancı Yatırım: Yabancı yatırım sadece know-how ve teknoloji için önemli bir kaynak değil, aynı zamanda dış pazarlara girme konusunda kolaylık sağlayan bir yatırımdır. Ancak, deri ve ayakkabı sektörü yabancı yatırım için önemli bir hedef değildir (Macaristan dışında). Bu kısmen üretim entegrasyonunun diğer çeşitlerinin öneminden özellikle Alman ve İtalyan firmaları tarafından yönlendirilen hariçte işleme(outward processing) den kaynaklanmaktadır. Fason üretim (subcontracting), ayakkabı endüstrisinde ve daha az miktarda saraciyede önemli bir rol oynamaktadır. Yerel üretim ile deri ve ayakkabı ihracatında fason üretimin (subcontracting) yüksek paya sahip olması düşük ücretler ile yakından bağlantılıdır. Aday ülkeler bugünlerde hayli değişken üretim entegrasyon biçiminden yararlanmakta ve bugünlerde deri ve ayakkabı üretimindeki yüksek paya sahip işgücü yoğun üretim işleri Batı tarafından Orta ve Doğu Avrupa’ya yaptırılmaktadır. Ancak, görüşme yapılan çoksayıda profesyonel, negatif özellikleri nedeniyle (daha düşük ülkelere kolayca gidilmesi, yabancı müteahhite bağımlılık, kendi Ar-Ge çabasını ihmal, pazarlama geliştirmeyi ihmal, vb.) fasonun, sektörün kuvvetinden ziyade zayıflığı olduğunu belirtmektedir. Ama başka branşlardaki (örn:mobilya) tecrübe, fasonun daha yüksek biçimde bir işbirliğinin ilk adımı olabileceğini ve yüksek kalite standardının sadece çıktıda değil girdilerde de sağlanmasının genel üretimin artışına yardımcı olabileceğini göstermektedir. Deri endüstrisi: Deri mamüllerinin üretiminde düşük ücretler ve fason anlaşmalarından yararlanılmaktadır. Ayakkabı endüstrisi: Deri üretimine göre daha işgücü yoğun üretim olan ayakkabı sektöründeki en düşük ücretlerden ve fasondan yarar sağlar.
- Tehditler: Deri ve ayakkabı sektörü için aşağıdaki tehlikeler AB üyeliği ile bağlantılıdır: Hızlı ekonomik gelişme, ücretlerin hızla yükselmesine sebep olacak ve bu işçi-yoğun deri ve ayakkabı sektörü için bir problem olacaktır (Ancak, AB üyeliği olmasa da, bu uzun vadede yine de olacaktır). Yükselen ücret seviyeleri ile bağlantılı olarak; Almanya, İtalya gibi ortaklar ile olan fason anlaşmalarının Balkanlardaki daha düşük ücretli ülkelere, BDT’ye veya Rusya’ya kayması korkusudur. Eğer Batı ile olan daha yüksek iş biçimleri ile kompanse edilmezse bu işçi çıkarmalara ve sektörün daha da bozulmasına yol açabilir. Bir yandan da, ücretlerin düşük kaldığı ülkelerde, eksik kalan yeniden yapılanma bu ülkeleri sadece hammadde ve yarı işlenmiş mamül tedarikçisi olarak sınırlayabilir. Çevre ile ilgili olan kriterlere uyum özellikle küçük ve finansal bakımdan zorluk çeken tabakhaneleri etkileyecektir. Bir yardım olmazsa, bunlar kapanacaktır. Bazı ülkelerdeki (Polonya, Estonya) üreticiler, üye olduktan sonra AB dışında kalan komşu ülkelere ihracat imkanlarının kötüye gidip gitmeyeceği konusunda endişelenmektedirler. AB ülkelerinden artan ithalat rekabeti, AB ülkelerinden olmayan, özellikle Çin, Güneydoğu Asya ülkeleri ve Türkiye gibi ucuz ürünler satan ülkelerden artan ithalatları karşısında daha önemsiz görünmektedir. Çünkü üye ülkelerin, deri ve ayakkabı ithalatları üzerindeki bugünkü sınırlamaları Ortak Dış Ticaret politikasının (CET) kurallarına dönüşmek zorundadır. Deri endüstrisi:Tabakhaneleri modernize etmek için gereken yatırım fonlarının olmaması. Ayakkabı endüstrisi:Ücretlerin yükselmesi, bu yüzden endüstrinin yer değiştirmesi. İthalat rekabetinin artması.
- Aday ülkeler ve AB arasındaki ticaret şimdiden serbest hale geldiğinden ve deri ve ayakkabı endüstrisi AB pazarlarına açık olduğundan, tam üyeliğin çok fazla bir değişiklik yapmayacağı ve sektörün bundan doğan rekabet baskısına dayanabileceği beklenmektedir. Bugünkü yeniden yapılanma göz önüne alındığında tam üyeliğin rekabet baskısına karşı en çok saraciyenin, en az ise deri endüstrisinin dayanabileceği görülmektedir. Ayakkabı endüstrisi ikisinin ortasındadır. Aday ülkelerde deri ve ayakkabı sektörü için gelecekteki ana soru AB üyeliğinden gelen rekabet baskısına dayanıp dayanamayacağı değil, global rekabete dayanıp dayanamayacağı ve sektörün gelecekte dünya ekonomisinde kendisine nasıl bir pozisyon alacağıdır.
DERİ ENDÜSTRİSİ
KZFT (SWOT) ANALİZİ |
|
KUVVETLİ YÖNLERGelenek
Ucuz Maliyetli İşgücü
Bazı Ülkelerde Uygun Ürün Kalitesi
|
FIRSATLARAB Pazarına Giriş
Yatırımın Gelmesi
Genel Fırsatlar
|
ZAYIF YÖNLERHammadde Elde Edilebilirliği
Üretim Merkezlerinin yetersiz Değerlendirilmesi
Fon Elde Edilebilirliği
Fason (Subcontracting)
Yerel Pazar
Diğer Faktörler
|
TEHDİTLERArtan Rekabet
Giriş Maliyetlerinde ve İlgili Faktörlerde Değişiklik
Fason (Subcontracting)
AB Kriterlerinin Etkileri
|
AYAKKABI ENDÜSTRİSİKZFT (SWOT) ANALİZİ |
|
KUVVETLİ YÖNLERGelenek
Ucuz Maliyetli İşgücü
Bazı ülkelerde uygun ürün kalitesi
|
FIRSATLARAB Pazarlarına Giriş
Yatırımın Gelmesi
Genel Fırsatlar
|
ZAYIF YÖNLER
Hammadde Elde Edebilirliği
Üretimin Değerlendirilmesi
Fonların Elde Edilebilirliği
Elverişsiz genel koşullar
Fason
Yerel Pazar
Diğer Faktörler
|
TEHDİTLERArtan rekabet
Giriş maliyetleri ve ilgili faktörlerde değişiklik
Fason (Subcontracting)
|
By Bilge Tonyukuk Enstitüsü zaman: Ağustos 06, 2016