2016 yılı itibariyle ülkemizde 67.000 ihracatçı firma bulunmaktadır.
Kaynak: İhracatın Gelişimi Raporu 2001- 2016 – TİM
http://www.tim.org.tr/files/downloads/%C4%B0hracat%C4%B1n%20Geli%C5%9Fim%202001-2016.pdf
İngiltere’de bu sayı 206.800’dür.
Kaynak: Importers and exporters of goods and services in Great Britain by employment size, turnover size, ownership and age 2011 to 2015.
https://www.ons.gov.uk/businessindustryandtrade/business/businessservices/datasets/annualbusinesssurveyimportersandexporters
Avrupa Birliği ülkelerinde ise 600.000’in üzerinde küçük işletme ihracatçı konumundadır.
http://ec.europa.eu/trade/trade-policy-and-you/in-focus/exporters-stories/
İhracat 2023 Vizyon hedeflerine ulaşabilmemiz açısından ihracatçılık mesleğini tabana yaymalı, tüm şehirlerimiz İhracat Ordusu’nun çalışkan girişimcileri ile dolup taşmalıdır.
İlk hedef 100.000 ihracatçı ordusudur.
Herbiri birer İhracat Misyoneri olan yılmaz bir Evladı Fatihan Ordusu.
500 milyar dolarlık İhracat hedefinin kritik koşulu Yeşil Pasaportlar değil ama Bordo Bereli zihniyeti taşıyan Memleket ve İhracat sevdalısı 81 ilimizdeki ihracatçı girişimciler ile 170 ülkede faal işadamlarımızdır.
Özellikle komşularımız arasında derin kardeşlik esasları kurulmasına ve geniş birlik ufukları açılmasına yönelik olarak bölgedeki siyasi/tarihi hassasiyetleri, ekonomik gerçekleri gözönünde bulunduracak ve bölge ülkeleri ile karşılıklı danışma/işbirliği içinde hazırlanacak bir bölgesel işbirliği stratejisi geliştirilmelidir. Komşularımızın ortak çabalarıyla 21.yüzyılda ekonomik ve ticari işbirliğimizin muhakkak, daha parlak bir geleceği olacaktır. Bundan sonra Türkiye’nin komşu ülkelerle dostluğu daha ileriye götürülmeli, ekonomik ve ticari işbirliği daha üst noktalara taşınmalı, bu doğrultuda karşılıklı ticaret ve yatırımlar arttırılmalıdır. Böylece, Avrupa-Akdeniz serbest ticaret bölgesindeki, Afrasya ve Asya-Pasifik’teki fırsatlar birlikte değerlendirilebilecektir.
Komşu ülkelerimizin biribirleri ile ticaretinin, bölge dışı ülkeler ile olan ticaretinden daha fazla olmasının önü açılmalıdır. Burada TİCARET’in gücü ve somut geliştirici etkisi birincil derecede önemlidir. Ticaret yolları, üzerinde yalnızca ürünlerin değil, çeşitli kültürlerin dolaşımının da gerçekleştiği kanallardır. Ticaret ve kültür akışları hep birbirine bulanır birlikte hızlanırlar. Evlad-ı Fatihan’ı; Fatihlerin evlatlarını bugün ticaret ve kültür sahalarında yeni fetihler beklemektedir. Çağdaş medeniyetin zorunlu kıldığı bu fetihler sayesinde komşular ile ticareti ve kültür alışverişini bugünkü seviyesinden çok daha yükseklere çıkarmak Fatihlerin torunlarının boynunun borcudur.
Hedef; “BİR UÇTAN BİR UCA BÜYÜK ASYA” olgusunun; Mostar’dan İstanbul’a, Gostivar’dan Erzurum’a, Üsküp’ten Bursa’ya, İşkodra’dan Varna’ya, Saraybosna’dan Lefkoşa’ya, İzmir’den Budapeşte’ye, Sofya’dan Konya’ya, İskenderun Körfezi’nden Adriyatik’e, Köstence’den Trabzon’a, Novi Pazar’dan Adapazarı’na, Estergon’dan Iğdır’a, Tuna boylarından Dicle’ye, Fırat’a, Saraybosna’dan Gaziantep’e, Gazimağusa’ya, Balkan Yarımadası’ndan Anadolu Yarımadası’na; “Ege’den Akdeniz’e”, “Karadeniz’den Adriyatik’e” hasılı Beş Deniz’e artan dostluk ve işbirliği olmalıdır.
Yirmibirinci yüzyılda, Türkiye büyük bir olasılıkla, bölgesel bir güçten, küresel bir güce dönüşümün mücadelesini verecektir. Bu da ekonomik kuvveti ve sınırları aşan etkisinden kaynaklanacaktır. Türkiye olarak, 21. yüzyıl’da çeşitli formlar altında yeniden birleşebilecek olan kıtaların birleşim noktalarında, yüzyıllar boyu oynadığımız birleştirici rol mirası, gerçek bir zenginliktir.
By Bilge Tonyukuk Enstitüsü zaman: Temmuz 24, 2018
