İlk Türkçe Matematik kitabı Rumeli’de yazılmıştı.
1362’de Edirne’nin alınışından 100 yıl geçmeden Rumeli’den harekete geçen ordu İstanbul’u da sınırlarımıza katmıştı.
Edirne’de ilk örnekleri verilen ademiyet ilkesine dayalı Rumeli Medeniyeti, insanlık alemine sunduğumuz en önemli bir katkıdır.
Bu medeniyetin 21.yüzyılın getirdiği imkanlarla yeniden yaşatılması önümüzdeki hedeflerin en başında gelmektedir.
Rumeli Medeniyetini 20.yüzyılda ortadan kaldıran, parçalayan ve iki dünya savaşına sahne olan hegemonik Avrupa’nın 100 yılda 2017’de geldiği nokta ırkçı liderlerin benzer senaryolara yaptığı hazırlıklara sahne olmaktadır.
Evet, Rumeli geçmişte kalmış bir hüzün, belki de bir heyecan.
Rumeli Kültürü, belki de temelini Osmanlı’nın siyasi (Roma’ya ve Bizans’a benzer-‘laştırmalara dayalı) stratejilerinde bulan bir oluşum…
O nedenle işler ticaret ekseninde yeniden boyutlandırılıp Peter Drucker’in en iyi biçimde işaret ettiği bölgesel güçlerin hakimiyetinin yükselişine paralel bir Balkan ticaret ve kültür hareketine önayak olmalı.
Ancak bu bölgesel etkileşim ağı kurulması farklı ve kesinlikle yapılması hayırlı bir projedir. Rumeli işi ile ve bu iş sinerjiktir (tanışıklıklar, ilişkiler, seyahatler, coğrafi-kültürel ve ekonomik bilgi toplama), ancak yapılaşması ve tanıtılması çok farklı kanallardan, hatta Çin Duvarı’nın iki ayrı tarafından yapılmalı.
Ticaret ve kültür akışları hep birbirine bulanır birlikte hızlanırlar. Akdeniz havzasında olanlara, İpek Yolu efsanesine bir göz atmak bunu anlamaya yeter de artar. Bizim bu bilgi arayışımız ve sonunda sunacağımız dağarcığın çekim merkezi etkisi, bize ve bu etki alanına girenlere yeni tanışıklıklar ve ilişkiler kazandıracaktır.
Fırsatların düzenli takibi ve zamanında kullanılabilmesi demek olan ticarette, ilişkilerimizin bolluğu daha çok fırsat, bilgiye birinci elden yakınlığımız ise daha hızlı ve doğru kararlar demektir.
Bunun sonucunda hem doğrudan fırsatların değerlendirilmesi yoluyla hem de yorumlanmış stratejik bilginin ve birikimin para karşılığı satılması yoluyla daha fazla kazançtır.
Rumeli Medeniyetinin Arnavutluk, Bosna, Sancak, Kosova, Makedonya, Romanya, Gagavuzya, Batı Trakya, Adalar ve Bulgaristan’daki temsilcileri olan Türk ve Müslümanların varlığı, RUMELİ KÜLLİYATI’mızdaki yazılara konu olan hedeflerin en hakiki teminatlarıdır.
- Osmanlı Rumeli’si hakkında İngiliz Wellington House Propaganda Kitapları
- Osmanlı Makedonyası
- Edirne Külliyatı
- Edirne Kaynakçaları
- Türk Düşünürleri: Edirne
- Beşiktaş neden Jimnastik Kulübüdür?
- Medeniyetler Ortaklığı: Edirne
- Bir Zamanlar Türkiye Avrupadaymış, Afrikadaymış
- Düşünürlerimiz: Ahmet Cevdet Paşa
By Bilge Tonyukuk Enstitüsü zaman: Şubat 20, 2017